“Mutluluk elimizde” cümlesini çok duymuşsunuzdur. Popüler kültürün elinde oyuncak olmuş bu cümle, aslında, gelmiş geçmiş en büyük felsefe akımlardan birinin, Stoacılık felsefesinin de temelini oluşturuyor. Stoacılara göre Mutluluk Gerçekten Elimizde! Peki ama nasıl? Bu yazımızda, stoacılık nedir? Stoacılık Ne Demektir? Stoa Felsefesinin temelleri nelerdir gibi sorulara yanıt arayacağız. Stoacılık mutluluk felsefesi nedir ve günlük hayatta stoacılık uygulamaları nelerdir gibi, gündelik hayatta size katkı sağlayacak önemli uygulamalara da yer vereceğiz. Bu yanıtlar da bizi aslında mutluluğun gerçek kaynağına götürecek.
Ünlü Stoacı Filozofların Hayata Işık Tutan Sözlerini Buradan İnceleyebilirsiniz:
Bu Yazıda Neler Okuyacaksınız?
Stoacılık Nedir?
Peki Stoacılık Nedir? Stoacılık antik dönem Atina ‘sındaki dört temel felsefe akımından biridir. Stoacılık aslında o dönem bir felsefe okuldur. Kıbrıslı Zenon tarafından temelleri atılmış Stoacılık, kuruluş aşaması ile birlikte toplam üç ayrı dönem geçirmiştir. Her dönemde, bu felsefe başka akımlardan etkilenmiş ve çeşitli sentezlerle, bugünkü halini almıştır. Peki stoacılık neyi savunur?
Stoa akımına göre insan kendi kendine mutlu olabilecek bir varlıktır. Ve bu mutluluk için dışsal koşulların nasıl olduğu önemli değildir. Yani, her koşulda, insan mutlu olabilir. Bu mutluluğu, olaylar karşısında, kendi düşüncelerini kontrol edebilme yeteneğine göre elde edebilir.
Konuyu biraz daha açacak olursak, insanın kendi kendine mutlu olabilmesi için, zevk ve arzuları tarafından kontrol edilmemesi gerekir. Yine korku ve acılarının da esiri olmamalıdır insan stoacılara göre. Bu gibi dış kaynaklı şeylere karşı korunaklı olursa insan, onların kendisini etkilemesini de engelleyebilir.
Stoacılık nedir sorusuna en güzel yanıtlardan biri de erdem ve akıldır. Stoa felsefesine göre insanı mutlu edecek tek şey erdem ve akılla birleşmiş zihindir. Dışarıdan elde edilecek fiziksel şeyler, gerçek mutluluk için şart değildir.
Stoacılığın önemli gördüğü başka noktalar da dürüstlük ve adil olmaktır. Başkalarına karşı dürüst ve adil olmayı salık veren Stoa felsefesi, dürüstlük ve adilliğin huzurun gerçek kaynağı olduğunu anlatır.
Stoacılık nedir sorusunun bir yanıtı da mantıktır. Stoacılar mantığa çok önem verir. Bu felsefeye göre insan mantık ile doğru ve yanlışı birbirinden ayırt edebilir.
Stoacılara göre evren kutsal bir otorite tarafından yönetilmektedir. Ve yine bu felsefeye göre, insanlar temelde birbirlerine eşittirler. Her şey birbiriyle bağlantılıdır ve insan koskocaman bir evrenin bir parçasıdır. Doğanın insan için önemini sıklıkla vurgulayan Stoa felsefesi, doğa ile uyumlu yaşayan insanın huzura kavuşacağını savunur.
Bir stoacıda bulunması gereken erdemler şunlardır: Bilgelik, adalet, yiğitlik, ölçülülük ve dürüstlük
Stoacılık Dönemleri
Stoacılık nedir sorusuna cevap bulduktan sonra, şimdi de isterseniz stoacılık dönemlerine bir göz atalım. Stoacılığın temeli Kıbrıslı Zenon tarafından atılmıştır ve kuruluşundan itibaren üç temel dönemde incelenir. Bu dönemler:
- Kuruluş Dönemi (Erken Dönem)
- Ara Dönem (Orta Dönem)
- İmparatorluk Dönemi (Geç Dönem)
Kuruluş Dönemi (Erken Dönem), Kıbrıslı Zenon, Kleanthes ve Khryisipos tarafından Stoacılık esaslarının belirlendiği dönemdir.
Ara Dönem (Orta Dönem), Kuruluş dönemi stoacılığı biraz yumuşatan bir dönemdir. Rodoslu Panaitios ve öğrencisi Apameialı Posidonios bu dönemde stoacılığı Aristo-Platon felsefeleri ile sentezlemişlerdir.
İmparatorluk Dönemi (Geç Dönem), güzümüzde kabul görmüş stoacılık dönemidir. Diğer bir adı da Roma Stoası ‘dır. Bu dönem ayrıca döneminin Stoacı filozofları ile de özdeşleşmiş, günümüze kadar gelmiştir. Bu dönemin üç önemli filozofu Seneca, Epiktetos ve Marcus Aurelius ‘tur.
Lucius Annaeus Seneca Kimdir? (MÖ 4 – MS 65)
Lucius Annaeus Seneca, stoacılık felsefesinin geç döneminde yaşamış Romalı bir filozoftur. Hem bir filozof, hem bir devlet adamı, hem de bir yazardır. Seneca, stoa felsefesini ahlaki öğütler ve kişinin kendini bilmesi ve gelişmesi açısından ele almıştır. Ünlü stoacı filozof, felsefeyi yalnızca düşünsel bir etkinlik değil, yaşamı yönlendiren bir araç olarak görmüş, stoacılığı, soyut kavramlardan çok yaşanabilir bir öğretiye dönüştürmüştü. Özellikle gündelik hayatta karşılaştığımız öfke, ölüm korkusu ve kıskançlık konularına değinerek, insanların iç huzura ulaşmasını amaçlamıştır. En önemli eserlerinden biri “Yaşamın Kısalığı Üzerine” dir.
Epiktetos Kimdir? (MS 50 – 135)
Epiktetos (Epictetus), imparatorluk dönemi stoasının ikinci önemli ismidir. Aslen bir köle olarak dünyaya gelen Epiktetos, Roma’nın en önemli filozofları arasına girmiştir. Epiktetos felsefesinin en temel noktası, “kontrol edebileceğimiz şeyler ve edemeyeceğimiz şeyleri ayırmaktır.” Öğrencisi Arrian tarafından derlenmiş “Söylevler” ve “El Kitabı (Enchiridion)“, stoa felsefesinin günlük hayata nasıl uygulanacağını gösteren iki önemli eserdir. Epiktetos’a göre gerçek özgürlük, fiziki koşullarda değil, zihnin düşünce yapısındaydı.
Marcus Aurelius Kimdir? (MS 121 – 180)
İmparator filozof Marcus Aurelius, imparatorluk dönemi stoa felsefesinin en önemli isimlerindendi. Roma imparatoru Marcus Aurelius, “Kendime Düşünceler (Meditationes)” isimli bir baş yapıta imza attı. Stoa felsefesini hayatına uygulamış imparator filozof, her türlü zorluk, kayıp ve baskı altında bile erdemli, sabırlı ve akılcı kalmaya çalışmış, bunun önemini öğretilerinde anlatmıştır. Güç ve felsefenin birleştiği nadir örneklerden biridir imparator Marcus Aurelius. Gücün içinde tevazuyu, zorlukların içinde erdemi aramayı öğreten filozof, eseri Kendime Düşünceler ‘de bir hükümdarın içsel dünyasıyla hesaplaşmasını ve sade bir yaşam sürme çabasını anlatan harika bir eserdir.
Günlük Hayatta Stoacılık Uygulamaları
Stoacılık nedir, Stoa felsefesi ne demektir gibi soruları yanıtladık. Stoa felsefesinin önemli dönemlerine de uzanarak, bu dönemlerdeki ünlü filozoflara değindil. Peki Stoa Felsefesini günlük hayata nasıl uygularız? Günlük Hayatta Stoacılık Uygulamaları nelerdir? İsterseniz biraz da, stoa felsefesinin pratik uygulamalarına bakalım.
1) Kontrol Edebileceklerini ve Edemeyeceklerini Ayırmak
Her şey bizim elimizde değildir. Kontrol edemeyeceğimiz olaylar için üzülmek, başkalarının davranışlarından dolayı kendimizi suçlamak ve onlardan etkilenmek, hayatımızı negatif olarak etkileyen davranışlar. Stoa felsefesi bize bu ayrımı yapmayı öğütlüyor. Mesela hava durumunu kontrol edemezsin, trafiğin yoğunluğunu değiştiremezsin, başkalarının davranışları seni ilgilendirmez. Bunları değiştirmeye ve yönlendirmeye çalışmak yerine, bunlarla ilgili düşüncelerini yani zihnini yönlendirmelisin.
2) Stoacının Sabah Hazırlığı
Stoa felsefesinin önemli günlük uygulamalarından biri de sabah hazırlığı. Bu noktada her sabah kendinize bugün dünya üzerinde pozitif ve negatif şeylerle karşılaşabileceğinizi ve bunların sizden değil, karı taraftan kaynaklanacağını, bu davranışların zihninizi kirletmemesi gerektiğini hatırlatabilirsiniz. Böylece bir zırh giyinmiş olursunuz. İmparator filozof Marcus Aurelius bu konuda şöyle der:
“Her güne, kendinize şunu söyleyerek başlayın: Bugün sataşmayla, nankörlükle, küstahlıkla, ihanetle, kötü niyetle ve bencillikle karşılaşacağım ve bunların hepsi de, kabahati işleyenin, iyiyle kötüyü birbirinden ayırmaktan aciz olmasından kaynaklanacak.“
Marcus Aurelius
3) Günlük Değerlendirme
Stoacılar her gece yatmadan günlerini gözden geçirirler ve değerlendirirler. Özellikle şu soruları kendilerine sorarlar:
- Bugün neyi doğru yaptım?
- Nerede hata yaptım?
- Yarın nasıl daha iyi olabilirim?
4) Negatif Görselleme (Premeditatio Malorum)
Endişe duyduğun ve korktuğun olayların başına geldiğini düşünmek, stoa felsefesinin pratik uygulamalarından. Bu yöntem insana elindekilerinin kıymetini bilme, şükretme, kayıplara hazırlıklı olma ve duygusal direnç sağlar. Ünlü stoacı filozof Seneca şöyle der:
“Bütün kaygılarından kurtulmak istiyorsan, korktuğun şeyin başına geldiğini düşün.”
Seneca
5) Tepkileri Kontrol Etmek
Stoa felsefesinde, olaylara ani tepki vermek yerine, yargısız olarak onları gözlemlemek tavsiye edilir. Yani, dürtüsel tepkiler yerine, düşünerek cevap vermek. Günlük hayatta bunu kontrol etmek için, sizi sinirlendiren bir olaya, ilk 5 saniye cevap vermek yerine beklemeyi tercih edebilirsiniz.
6) Gereksiz Şikâyeti Bırakmak
Şikayet etmek insanı oldukça negatif etkileyen bir ruh hali. Stoa felsefesi, şikayetler ile insanın enerjisini ve zamanını boşa harcadığını savunur. Günlük hayattan bir stoacılık uygulaması olarak, hayat hakkında şikayet etmeyi bırakmak ve şükretmek, harika bir enerji koruyucu tutumdur.
7) Erdem Odaklı Yaşamak
Stoacılığa göre mutluluk, yalnızca erdemli yaşayarak mümkündür. Peki insan nasıl erdemli yaşar? Erdemli yaşamak ne demektir? Erdemli yaşam öncelikle ölçülülüktür, dengedir. Adalet, bilgelik ve cesaretle yaşamaktır.
8) Meditasyon Yapmak
Stoacı bir zihin yapısı için meditasyon olmazsa olmazlardan. İnsan zihnini meditasyon ve farkındalık uygulamalarıyla susturabilir ve şimdiki ana demirleyebilir, anda kalabilir. Peki bu konuda neler yapabilirsin? Örneğin:
- Her gün belirlediğin bir saatte, 5 dakika sessizce oturarak zihnine gelen düşünceleri yargılamadan gözlemleyebilirsin.
- Sadece etraftaki seslere odaklanarak, farklı sesleri fark edebilirsin.
- Bir nesneyi alıp, en derin ayrıntılarına kadar, bir çocuk gibi inceleyebilirsin.
- Marcus Aurelius‘un kendime düşünceler kitabındaki gibi, kendin ile içsel bir diyalog kurabilir, başına gelenleri, hislerini, duygularını yazıya dökebilirsin.
9) Ölüm Farkındalığı (Memento Mori)
Stoa felsefesi “Öleceğini bilerek yaşa. O zaman zamanını boşa harcamazsın.” der. Yani “Memento Mori“, “Fani Olduğunu Hatırla” felsefesini savunur. İnsan öleceğini bilen tek canlıdır. Ve bu bilgi aslında yaşamın ne denli kıymetli ve ona verilmiş bir armağan olduğunu da gösterir. İnsan öleceğini hatırladığında buna üzülmek yerine, hayatta olduğu için ve bu yaşamın ona bahşedildiği için sevinmelidir. Bu noktada şu iki söz bize rehber olabilir:
“Ölümden değil, bir türlü hayata başlayamamaktan kork.”
Marcus Aurelius
“Ölümden korkan kişi, asla yaşayan bir adama layık bir şey yapamaz.”
Seneca
Mutluluk Elimizde
Stoacılar, mutluluğun insanın elinde olduğunu savunur. Bu kavram, popüler kültürdeki mutluluk elimizde kavramının ya da karşılıklı yapılan şakaların ötesinde, oldukça kadim bir bilgelikten gelen, köklü bir felsefedir. İnsan gerçekten bunun farkına vardığında ve bu felsefeyi yaşamına uyarladığında, gerçek mutluluğun kapıları da insana sonuna kadar açılır. Stoacılık sadece geçmişte değil, günümüzde de oldukça fazla takipçisi olan, çok önemli bir felsefe, psikoloji ve dinginlik akımıdır.
Gökhan Kösem